Hanbelî mezhebi fıkıh alanında kendini yetiştirmiş bir ilim adamıdır. Evliyaların ileri gelenlerindendir. Asıl adı Abdürrahman bin Ebi Bekt bin Davud ed-Dimeşki es-Salihi’dir. Künyesine baktığımızda ise Ebü’l-Ferec yazılı olduğunu görmekteyiz. Lakabına baktığımızda ise kaynaklarda zeynuddin olarak geçtiğini görmekteyiz. 782 (m. 1380) yılında Dımeşk’de dünyaya geldi. Küçük yaşlardan itibaren ilime olan merakı vardı ve gün geçtikçe de bu merak yerini öğrenmeye bıraktı. 856 (m. 1452) yılında Kudüs’de öldü. İbn-i Takıyyüddîn ilk olarak Kur’an eğitimi aldı ve hafız oldu. İbrahim bin Şemsüddin Muhammed ve Alaüddin bin Liham’dan fıkıh alanında dersler gördü. Babası kendisine tasavvuf öğretti. Babasından, Şihabüddin bin Nasih’den ve el-Bistami ilmini onayladı. Muhibbüddin Samit’ten hadis dersleri aldı. Ba’lebek’de Tacüddin bin Bürdes’den de hadis alanında dersler gördü.
İbn-i Takıyyüddîn Hazretleri
Hafız İbn-i Nasırüddin’in kendisine farklı alanlarda dersler verdi. Babasının dergâhında halef olarak görev aldı. Burada ilim tahsili gördü. Birçok yeri gezerek ilmini arttırdı. Öğrenciler okuttu ve hacca birkaç sefer gitti. Zamanının ileri gelen ilim adamlarından biri olarak sayıldı. İlmi ile beraber ahlakı ile de dikkat çekti. Hat sanatında da oldukça bilgiliydi. İbn-i Takıyyüddîn hazretleri Allah yolunda örnek kimselerdendi. İnsanları doğru olmaya teşvik etti. Öğrenciler yetiştirdi ve âlimlerle sohbetlerde bulundu. Allah’ın emirlerine uyma ve yasaklarından kaçma konusunda “Kenz-ül-ekber” isimli eseri yazdı. İlmi yayma konusuna önem verdi. Kendisi ve ailesi hakkında detaylı bilgiye kaynaklarda rastlanılmamıştır. Eserleri ile ilgili de yukarıda belirttiğimiz eserleri kaynaklarda yerini almıştır. Döneminin en bilgin ve büyük âlimleri arasında yerini almıştır. Çevresi tarafından oldukça sevilen ve saygı duyulan bir âlim olarak anılmıştır.