İbşiti Ahmed Bin İsmail, 848 yılında Ferdana’da dünyaya gelmiştir. Soyu ise, Tahirili Semerkant ile Fergana emiri Ahmed bin Esed’e dayanır. Emir Ahmed öldüğünde, büyük oğlu olan Nasr, babasının yerine hüküm sürmeye başlamıştır. Şehre hakim olmak adına mücadeleler yapılmış ve Buhara eşrafı fakih Ebu Abdullah’ın çevresinde toplanmışlardır. Buharalılar’ın başında Semerkant bölgesi emiri olan Nasr b. Ahmed, bu noktada bir vali atanıp gönderilmesini istemiştir. Onun bu isteği Nasr ise kardeşi olan İsmail’i bu noktaya vali görevinde tayin etmiştir. Böylelikle İsmail, Buhara emiri olmuş ve Hüseyin bin Muhammed’in de aynı zamanda naibi olması üzerine karar verilmiştir. Bir süre sonra ise, İsmail şehre girmiş ve Hüseyin’i hapsettirmiştir. Böylece şehre tek başına hakimiyet kurmuştur. Hakimiyet sonrası ise Buhara bölgesinde, hutbeyi abisi ve kendisi adına okutmaya başlamıştır.
İsmail, bir zaman sonrasında kardeşi olan Ebu Zekeriyya Yahya’yı kendi yerine bir vekil olarak bırakmış ve ardından da Semerkant üzerine geçmiştir. Kendisine haber vermeden gelmesini ise abisi Nasr hoş karşılamamıştır. Bir yıl kadar burada kalmış ve sonra Buhara’ya geri dönmüştür. Şehre döndüğünde ise itaat etmeyen Buharalılar ile yeniden savaşmıştır. Yaklaşık sayıları 4000 bini bulan eşkıyaları ise mücadele etmiş ve kazanmıştır. Aynı zamanda Harizmli, Hüseyin Tahir’i de mağlup etmiştir. Bu arada abisi Nasr ile de aralarına çatışmalar artmıştır. İsmail, abisine 500.000 dirhem değerinde vergi vermesi gerekirken bunu vermemiştir. Bunun üzerine de abisi, Fergana ve Şaş bölgesindeki kardeşlerinden aldığı büyük bir ordu ile Buhara’ya hareket etmiştir.
İbşiti Ahmed Bin İsmail
İbşiti Ahmed Bin İsmail, abisinin hareketini öğrenir ve Buhara’yı boşaltarak Farab’a çekilmiştir. İsmail’in dost ile düşmanı Rafi, bu sürede Herseme’nin hareketi neticesinde iki kardeş arasında bir anlaşmaya varılmıştır. Buna göre; Buhara valilik görevi için İshak b. Ahmed tayin edilecek ve İsmail ise vergileri toplayıp her sene Nasr’a tam 500.00 bin dirhem kadar gönderecektir. Ancak daha sonra, Emir Nasr anlaşma sonrası belirtilen vergiyi alamadığı için ordu toplamış ve Buhara’ya yürümüştür. İki kardeş, Vazbdin adındaki bölgede savaşmışlar ve savaş İsmail’in galibiyeti ile sonuçlanmıştır. İsmail abisine iyi davranmış ve onu Semerkant’a geri göndermiştir. Ayrıca abisi Nasr yaşamı boyunca, ailenin reisi olarak kalmıştır.
Nasr yaklaşık dört yıl sonra hayata veda etmiş ve İsmail bütün Maveraünnehir bölgesine hakimiyet kurmuştur. Buhara’yı ise Samani devletinin baş şehri yapmıştır. Daha sonra Talas bölgesine hareket düzenlemiş ve bu sefer sonrası, Talas’ın Türk emiriyle dihkanların çoğu Müslüman olmuştur. Büyük bir kilise ise camiye çevrilmiştir. Hutbe halife Mutazıd Billah adına okunmuştur. İbşiti Ahmed Bin İsmail, daha sonra da Cürcan ve Taberistan gibi birçok bölgede seferler düzenlemiştir. Bu dönemde, Kuzey İran’dan batıya kadar gücünü genişleten İsmail, İslam ülkelerinden gelenlerin yardımıyla; bozkırlardan gelen Türk topluluklarını geri püskürtmüşlerdir. İlerleyen dönemlerde, Buhara’da bir saraya inşa edilmiştir. El Bermeki tarafından yapılan Cuma camiisini de tamir ettirmiş ve genişletmiştir. 893 yılından itibaren, geneli bakır olmak üzere; Şaş, Semerkant ile Enderab ve Nişabur bölgelerinde sikke bastırmıştır.
Samani Devleti’nin gerçek kurucusu sayılan . İbşiti Ahmed Bin İsmail, hanedanın da en önde gelen şahsiyeti sayılmıştır. 907 yılında ise hayata veda etmiştir. İsmail’in ölümünden sonra ona; emiri mazi ve emiri adil isimleri layık görülmüştür.