İslam âlimlerinden biri olarak karşımıza çıkan Kutbüddin-i İzniki, Osmanlı âlimi ve mutasavvıfı olarak bilinmektedir. Doğum tarihi ile ilgili herhangi bir bilgi bulunmamakla birlikte Niğde’de dünyaya gözlerini açmış olduğu kaynaklarda yazmaktadır. Küçük yaşlarda Osmanlı ilmine olan merakı ile birlikte o dönemin önemli ve önde gelen hocalarında da ilim ile ilgili dersler alıp öğrenmiştir. Osmanlı ilminden başka şer’i ilmine de meraklı ve ilgi duyduğu bu ilimle de meşgul olduğu kaynaklarda belirtilmiştir. Ailesi veya kökeni hakkında ise herhangi net bir bilgi bulunmamaktadır. Babasının adının Mehmet olduğu kaynaklarda yer almaktadır.
Kutbüddin-i İzniki ve Hayatı
Kutbüddin-i İzniki’nin hayatı konusuna baktığımızda ise o dönemin birçok değerli hocasından ders aldığını görüyoruz. Özellikle Arap dili âlimi olan Niksarı Hasan Paşa olmak üzere Osmanlı veziri gibi birçok saygın kişiden önemli dersler alıp öğrenmiştir. Kaynaklara göre Osmanlı ilminin yanı sıra şer’i ilmine karşı da ilgisi olmuş ve bu ilim yolunda da önemli yerlere gelmiştir. Buna ek olarak tasavvuf yolundan da gitmiş ve önde gelen âlimler arasına girmiştir. Evliya Çelebi ise onun hakkında Bayramiye şeyhlerinden biri olduğunu iddia etmiş fakat bu iddianın gerçek olup olmadığı ortaya çıkmamıştır. Buna ek olarak Şeyh Hüsam adlı birinden de icazet aldığı iddiası da söylentiler arasında bulunmaktadır. Yani bir rivayet olarak kaynaklarda konunun adı geçmiştir.
Kutbüddin-i İzniki ve Eserleri
Kutbüddin-i İzniki’nin eserleri konusuna baktığımızda birden fazla eseri olduğunu kaynaklarda görebilmekteyiz. Kendisi 1418 senesinin Aralık ayında (821) İznik’de hayata gözlerini yummuştur ve zaviyesine defnedilmiştir. Eserleri konusuna dönecek olursak sizlere eserlerinin bazılarını aktaracağız.
- Telfikat adlı eserinde hadisler arasındaki çelişkileri kaleme alarak yazmış ve bu konular üzerine bu eserini oluşturmuştur.
- Bir başka eseri ise karşımıza Rahatül Kulub adı ile çıkmaktadır. Bu eserinde ise tasavvuf konularına da değinmekle birlikte inanç ve ibadet ile ilgili konuları da kaleme almıştır.
- Bir başka eseri ise Tefsirül Kuran olarak karşımıza çıkmaktadır. Ne kadar nüshası olduğu ile ilgili net bir bilgi yoktur. Bu eser hem rivayet hem de dirayet tefsiri olma özelliği taşıdığından dolayı oldukça önemli bir eseri olarak bilinmektedir.