Magnisavî Zâde olarak bilinse de gerçek ismi Mevlânâ Muhyiddîn Muhammed’dir. Bir diğer ismi ise Muhyiddîn Magnisavîzâde’dir. Dönemin en bilinen İslam alimleri arasında yerini almıştır.
Magnisavî Zâde’nin Hayatı
Magnisavî Zâde hayatı hakkında ayrıntılı bilgi bulunmamaktadır. Doğum yeri ve doğum tarihi hakkında bilgi bulunmamaktadır. Manisalı (Magnisa) olduğu için ismine Magnisavi eklenmiştir. Molla Hüsrev’den ders alarak Ayasofya Medresesi’nde öğrenci olmuştur. Öğrenci olduğu zaman sabah namazına kadar ders çalıştığı bilinmektedir. Fatih Sultan Mehmet medreseyi dolaştığında onun odasının ışığının yanık olduğunu görmüştür. Fatih Sultan Mehmet bir gün Molla Hüsrev’e en çalışkan öğrencisini sorar ve Molla Hüsrev “Muhyiddîn Magnisavî zâde” der. Bunun üzerine sultan ikinci en çalışkan öğrencisini sorar ve Molla Hüsrev “Magnisavî zâde” cevabını verir. Sultan medresede iki tane Magnisavîzâde olup olmadığını sorunca da hoca bir Magnisavî Zâde olduğunu fakat bin öğrenciye bedel olduğunu söyler.
Fatih Sultan Mehmet her gece ders çalışan hücrede (öğrenci odası) kimin olduğunu sorar ve yine Magnisavî Zâde cevabını alır. Öğrencisinin hiç uyuyup uymadığını sorunca ise sadece 2 – 3 saat uyuduğu cevabını alır. Bu kadar çalışkan ve ilgili olması sultanın çok hoşuna gider. Bu yüzden Vezir Mahmud Paşa yeni medresesine müderris istediği zaman Magnisavî Zâde’yi önerir. Magnisavî Zâde’nin ilk dersini hocası Molla Hüsrev de dinlemiştir ve o ana kadar dinlediği en doyurucu iki dersten biri olduğunu söylemiştir. Bu da Magnisavî Zâde’nin dönemindeki en önemli İslam alimleri arasında olduğunun kanıtıdır.
Fatih Sultan Mehmet Magnisavî Zâde’yi ilk önce Sahn-ı Seman medreselerine atamıştır. Daha sonra kadıaskerliğine getirildi. Daha sonra sultan onun sohbetlerine hayran kalmış ve Sahn-ı Seman medreselerine geri yollamıştır. II. Bayezid döneminde ise tekrar kadıaskerliğine göndermiştir ve vefatına kadar da bu işi yapmıştır. 1483 yılının (hicri takvime göre 888) Ramazan ayında oruçluyken fenalık geçirdi ve vefat etti.
Magnisavî Zâde’nin Eserleri
Magnisavî Zâde eserleri hakkında bilgi bulunmamaktadır. Sadece akli bilimlere ait küçük bir risalesi olduğu söylenmektedir. Bu bilgiye de yakınlarının belirtmesi sayesinde ulaşabiliyoruz. Risale hakkında daha fazla bilgi yoktur. İçinde bulunanların ayrıntılı bilgisi de bulunmamaktadır. Bu yüzden genelde sohbet ağırlık eğitim verdiği düşünülmekte ve yazılı eserlerinin az olduğu düşünülmektedir.
Ayasofya Medresesi
Ayasofya Medresesi 1466 yılında açılmış ve 1489’a kadar aktif bir şekilde kullanılmıştır. Türkler tarafından yapılan bir bölüm olup külliyenin parçasıdır. Bu medrese yapılmadan önce Ayasofya yanındaki papaz odaları medrese olarak kullanılmaktaydı. 16. yüzyıl ortasına kadar kapalı kaldıktan sonra açılmıştır. 19. yüzyılın sonunda ise yeniden inşa edilmiştir. Deprem ve siyasi sorunlardan kaynaklı olarak kötü bir duruma gelen medrese 1940 yılında yıkılmıştır. Molla Hüsrev ve Ali Kuşçu burada eğitim vermiştir. Medresede 198 öğrenci bulunabilirmiş. Bu öğrenciler arasında hayatından bahsetmiş olduğumuz Magnisavî Zâde de bulunmaktaydı.