Yüz yedinci Osmanlı şeyhülislâmlarından olarak bilinen Mehmed Sadeddin Efendi, müderris Abdülhamid efendinin oğludur. Şeyhülislam olarak döneme damga vuran Hoca, Sa’deddin efendinin torunlarından olan âlim Peygamber efendimizin temiz, ulvi ve ilim yönü gelişmiş âlimlerindendir. 1213 (m.1798)tarihinde İstanbul ‘da doğan veli, zamanın akli ve nakli ilimlerini adeta hatmetmiştir. Anadolu’nun çeşitli eyaletlerinde kadılık mesleğini icra eden âlim, hayatını ve kariyerini adalet ve doğruluk üzerine nakşetmiştir. Aydın’ da kadılık yaparken Kütahya ‘ya gönderilen bilgin ayrıca, memleketim çeşitli vilayetlerinde mesleğini icra ederken sürekli olarak siyasal çalkantılardan dolayı tayin edilmiştir.
Manisa’da birkaç sene kadılık yaptıktan sonra vakıflardan alınan âlim, 1839 Tanzimat-ı Hayriye ilan edildiğinde Aydın muhasıllığına gönderildi. Maliye bakanlığı başkâtipliği, ziraat meclisi üyeliği, evkaf müfettişliği gibi pek çok ulvi mesleğe getirilerek âlim hayatının büyük kısmını ilim ve başarı ivmesi kaydeden İslami temeller üzerine kurmayı başardı. Âlim olarak akıllarda yer edinen adalet ve güzel ahlak felsefesi ile fıkıh ilmine büyük bir canlılık kazandıran âlim her adımda açık sözlü ve mert bir yol izledi.
Mehmed Sadeddin Efendi Tasavvuf Düşüncesi ve İslami İlim Felsefesi
Cömert olmasının yanında kerem sahibi bir im olarak çok ulvi bir meslek edinmesi âlimi yüksek bir mertebeye taşıdı. Kaynaklarda eserleri ile ilgili her hangi bir bilgiye rastlanılmayan âlimin, Şeyh Ömer Camiinin minberini yaptırdığı bilgisine ulaşılmaktadır. Bu bilgiler ışığında Mehmed Sadeddin Efendi, tasavvufu fıkıh ilminin yanında çok sayıda siyasal ve sosyal yapıda meslekle haşir neşir olmuştur. Hayatı boyunca İslam’ın önde gelen şeyhülislam ve kadılık meslekleri ile topluma İslam’ın güzelliklerini aşılamayı başaran âlim her fırsatta kendini yenilemiş, İslam’ın en büyük neferi olarak faaliyetlerine son hız devam etmiştir.
İbadetlere olan inancı, Kuran-i Kerimi ezbere bilen hıfzı yeteneği ve derin hafızlık bilgisi ile âlim adından sıkça söz ettirmektedir. İslami alim gücü ve kudreti ile hafızlık mesleğini olabildiğince toplumun her kesimine yaymayı başarmış ,her adımda İslam neferi olarak halife ve devlet adamlarına da yol göstermeyi bilmiştir. Mehmed Sadeddin Efendi 1283 (m.1866) senesinde İstanbul ‘da vefat etmiş ölümü ile sahabeler başta olmak üzere tüm devlet erkanı ve toplumun ileri gelenleri adeta yasa boğulmuş toplumu derinden üzmüştür. Ayrıca İslam’ın elçilerinden kabul edilen Mehmed Sadeddin Efendi, İslam’a verdiği faziletli sayısız hizmet, fıkıh, ilim, tefsir ve pek çok bilimle akıllarda adeta iz bırakmıştır.