Müfessirler, İslâm tarihi literatüründe ayrı ayrı kategoriler içerisinde toplanmıştır. Bu kategoriler, gelmiş geçmiş olan müfessir şahsiyetleri, belli bir sınıflandırma içerisinde tutmak ve ayrı ayrı değerlendirebilmek adına yapılmıştır. Temelde İslâm tarihi literatürü içerisinde toplam 4 tane alt kategori belirlenmiştir. Bu kategoriler, ansiklopedik kaynaklara göre şu şekilde sıralanabilir:
- Sonradan Müslüman Olan Müfessirler,
- Mezheplerine Göre Müfessirler,
- Ülkelerine Göre Müfessirler,
- Milliyetlerine Göre Müfessirler
Müfessir Nedir?
Müfessir nedir? Tefsir ilmi ile uğraşan ilahiyatçı kimselere müfessir denilir. Kur’ân’ın ayetleri ile ilgili yorum yapmanın, ilk defa Peygamber Muhammed (s.a.v.) ve okuma yazmayı bilen bazı sahabiler tarafından yapıldığı (başlatıldığı) söylenilir. Tefsirciler, bu faaliyetlerin bir başlangıç emri şeklinde kabul etmiş oldukları Ali İmran suresi 187.ayete dayandırmaktadırlar. Bu ayetin mealinde vaktiyle Allah’ın, kitap verilmiş olan okur yazar kimselerden söz aldığı konusu geçmektedir. Aldığı söze göre bu kimseler, onu insanlara anlatacağına ve gizlemeyeceğine söz vermiştir. Ancak devamında ise bu kimselerin onu arkalarına aldığı ve az bir paraya karşılık da sattıkları ifade edilmektedir.
Tefsirin Önemi ve Gelişimi
Tefsirin önemi ve gelişimi, daha çok da İslâm dininin Arap coğrafyası içerisinden Arap olmayan bazı topluluklara ulaşabilmesi sonucunda artmıştır. Sonraki süreçte ise ilmî anlamdaki gelişimi son derece hızlanmıştır. Bu devrin müfessirlerine ise Selman-ı Farisi, önemli bir örnek olarak gösterilebilir. Selman, kökende İranlı olmasına karşın peygamber toplumunda bulunmuş ve İslâm dinini kabul etmiştir. İranlıların da İslâm dinini kabul etmesi sonrasında onlara bir yandan fetva vermiş bir yandan da Kur’ân içerisindeki ayetleri açıklamıştır.
Rivayet Tefsiri ve Dirayet Tefsiri
Rivayet tefsiri ve dirayet tefsiri, gelişen ve değişen dönemler içerisinde biraz da şartlara bağlı olarak ortaya çıkarılmış tefsir çeşitleri olmuştur. Bu noktada sahabeler dönemi müfessirleri, genelde tefsiri direkt peygamberin izahatlarıyla yaparken, sonrasında gelmiş olan tabiin devri müfessir isimleri, bunları rivayet yoluyla tefsir etmiştir. Sonrasında da bu şekilde yaptıkları tefsir için “rivayet tefsiri” adı konulmuştur. Daha sonraki dönemlerde de müfessir, kendi kişisel bilgileri üzerinden tefsir yapmaya başlamıştır. Buna ise “iş’ari tefsir” ve “dirayet tefsiri” ismi verilmiştir.
Ünlü Müfessirler
Ünlü müfessirler, yine kendi içerisinde İslam literatüründe farklı kategorilerde incelenir. İslâm kaynakları içerisinde ilk müfessir şahsiyet ise Peygamber Efendimiz (s.a.v.) olarak gösterilmektedir. Bunun yanında ise okuma-yazma bilgisi olan ilk Müslümanlar da, yine bu Kur’ân içerisindeki ayetleri, başka Müslüman kişilere okumuş ve açıklamışlardır. Ünlü müfessirleri şu kategorilerde inceleyebiliriz:
- Sahabe Devri Müfessirleri,
- Tabiin Devri Müfessirleri,
- Diğer Devirlerin Müfessirleri,
- Modern Devir Müfessirleri,
- Türk Müfessirler.
Sahabe Devri Müfessirleri
Sahabe devri müfessirleri, kendinden sonra gelecek olan devirlerdeki müfessirlere göre farklı bir tefsir usulüne sahipti. Bu noktada sahabeler dönemi müfessirleri, genelde tefsiri direkt peygamberin izahatlarıyla yapmıştır. Sahabe devri müfessirleri arasında sayabileceğimiz en bilindik isimler ise şu şekilde sıralanabilir: Ubeyy b. Ka’b, İbn-i Mesud, Ebû Musa el-Eşâri, Zeyd b. Sabit, Abdullah b. Zübeyr.
Tabiin Devri Müfessirleri
Tabiin devri müfessirleri arasında ilk sırada Abdullah b. Abbas gelmektedir. Bu dönemim müfessir isimlerinin başında yer alır. Tabiin devri içerisinde Mekke okulunu kurmuş olan da yine İbn Abbas’tır. Onun talebeleri olan Atâ b. Ebû Rebah, Said b. Cüneyr, Abdullâh İbn Mesud, İkrime, Mücahid, Tavus, beraberce Irak okulunu kurmuştur. Medine okulunu ise Zeyd b. Eslem kurmuştur. Ayrıca bu şahsın oğlu olan Abdurrahman ile Enes b. Malik, ondan ders görmüştür. Bunlardan sonra gelmiş olan müfessirler ise bu isimlerden yararlanmıştır. ,
Diğer Devirlerin Müfessirleri
Diğer devirlerin müfessirleri, hem önceki dönemlerin müfessir isimlerinden hem de önceki tefsir ilmi bilgilerinden faydalanmıştır. Bu anlamda diğer devirlerde yaşamış olan önemli müfessir şahsiyetlerin isimleri arasında ise şunlar sıralanabilir: İmam-ı Âzam, İmam-ı Mâlik, İmam-ı Şafiî, Ahmed b. Hanbel, Süyuti, İmam-ı Gazalî, Necmeddin Ömer-i Nesefî, Seyyid Şerif Cürcânî, Fahreddîn er-Râzî, İbn Kesir…
Modern Devir Müfessirleri
Modern devir müfessirleri, çok fazla sayıda bir şekilde kayıtlarda geçmez. Eski devirlere nazaran daha zayıf bir ilmî alan olarak tefsir çalışmaları devam etmiştir. Ancak yine de buna karşın modern devir müfessirleri olarak öne çıkmış ve İslâmi kaynaklara yansımış bazı isimlerden söz edilebilir. Buna göre modern devrin müfessirleri arasında şu isimler öne çıkmaktadır: Seyyid Kutup, Ali Sabunî, Muhammed Esed, Mevdûdî…
Türk Müfessirler
Türk müfessirler içerisinde de yetişmiş çok büyük müfessir şahsiyetler bulunmaktadır. Osmanlı dönemi içerisinde yetişmiş olan bu büyük müfessir kişilere örnek olarak şunları sıralayabiliriz: Ebussuud Efendi, Molla Hüsrev, Ahmed İbni Kemâl Paşa, Senaullah-ı Dehlevî, Molla Gürâni…
Türk müfessirler arasında son dönemlerde yetişmiş olanlar da vardır. Bu son dönemde yetişmiş Türk müfessir şahsiyetleri ise şu şekilde örneklendirebiliriz: Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Mehmed Vehbi, Şemseddin Yeşil, Hacı Murad Sertoğlu, Osman Nebioğlu, H.Tahsin Emiroğlu, Süleyman Ateş, A.Adnan Sütmen, Ömer Nasuhi Bilmen, İsmâil Hakkı İzmirli, Ömer Feyzi Mardin, İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu, Besim Atalay, Kazım Öztürk, Ali Rıza Sağman…