Akşam namazı hakkında bilinmesi gerekli hususlar, akşam namazı gün batımının başlangıç ibadetidir ve süresi az olduğu için hızlı hareket edilerek zamanında eda edilmesi çok önemlidir. Aceleden anlamamız gereken namazı acele eda etmek değildir, vaktin hızlı geçmesini engellemek için hemen ezan duyulduğu vakit, çok fazla beklemeden namazı kılmaktır. Akşam namazının zamanı akşam ezanının duyulması ile başlar ve yatsı ezanına kadar devam eder. Bu vakitler arasında namaz eda edilir.
Akşam Namazıyla Alakalı Bazı Hadisler
Hz. Muhammed Efendimiz akşam namazının ardından iki rekâtı kılmada hızlı olun çünkü bu iki namaz birlikte yükselir söylemiştir. Ve diğer bir namaz ile ilgili hadisinde Hz. Peygamber kim akşam namazının ardından altı rekât namaz eda ederse okyanusların suyu kadar günahı olsa dahi hepsi silinir söylemiştir. Akşam namazının farzının ardından ayağa kalkmadan yedi defa Allahümme Ecirni Minen Nar söylerseniz sabah namazına dek cehennem azabından korunmuş olursunuz. Ve yine benzer şekilde sabah namazında söylerseniz akşam vaktine kadar Allah tarafından korunma altında olursunuz. Ve üstelik akşam ve sabah vaktinden sonra üç kez “euzu billahissemiil alimi mineşşeytanirracim” ayetini okuyarak besmele ile beraber Haşr Suresinin son 3 ayetini söylenmesi halinde sabah vaktine kadar o insana yetmiş bin tane melek eşlik eder ve eğer ki hayatını kaybederse şehit olarak ölmüş olur. Akşam namazı diğer bütün namazlar gibi çok değerli ve tanrının görevi olan bir namazdır.
Namaz Kimlere Farzdır?
Namaz kimlere farzdır sorusu hep kafamızı kurcalamaktadır. Müslümanlıkta, ayırt etme gücüne sahip olmayan ve ergenlik zamanına henüz girmemiş olan yaşı küçük insanlar, namaz eda etmekten görevli değillerdir. Ama, ebeveynler yavrularına dini bilgilerini bahsetmeli, göstermeli ve ibadet etmeye öncülük etmeleri son derece gereklidir. Öyle ki her Müslümanın öncelikli görevi, yavrularına dini ve Kuran-ı Kerim’i öğretmesi, namaz kılınışını göstermesini, imanın ve Müslümanlığın koşullarını açıklamalıdır. Küçüğün İslam dinine mensup olmasını arzu eden, burada ve öbür dünyada rahata, huzura erişmesini isteyen ebeveynler, önce bu görevi şiddetle ve özenle gerçekleştirmelidirler. Çünkü büyüklerimiz “ağaç yaş iken eğilir” söylemişlerdir. Yaşını aldıktan sonra çekmeye, değiştirmeye çalıştığımızda bir fayda elde etmek yerine zarar vermiş oluruz. İslam değerleri ve iyi bir ahlak sunulmayan çocuk, yanlış yola sapmış insanlara çabuk kanar. Anne ve babasına, ülkesine, arkadaşlarına yani bir nevi her şeye ve herkese zararlı bir insan olur.
Ezan Nedir?
Literatürde bildirmek, söylemek, çağırmak, anlamında bir kelime olan ezan sözcüğü terim anlamda farz namazların zamanının çattığını, önceden belirlenmiş kelimelerle ve özel biçimde tüm Müslümanları çağırmayı ifade eder. Aynı yapıdan çıkan müezzin ezan okuyan insan demektir. Ezan sözcüğü Kur’an-ı Kerîm’de bir kısımda bildirge anlamında yer alır. Hadislerde de ezan sözcüğü terim manasında bir yandan isim olarak bir yandan da diğer fiil şekilleriyle sürekli bulunmaktadır. Namaz Mekke zamanında farz sayıldığı halde Hz. Muhammed peygamber Medine’ye gittiği zamana kadar namaz vakitlerini insanlara duyurmak için bir çözüm akla gelmemişti. Medine zamanında da Müslüman kavimler ilk zamanlar zaman zaman bir araya gelip namaz zamanlarını denetlerlerdi. Bir zaman boyunca namaz vakitlerinde caddelerde “es-salâh es-salâh” diye davette bulunulduysa da bu şekilde yeterli bir çağrı olamamaktaydı. Namaz vaktinin yaklaştığını haber etmek için bir işaret lazım olduğu su götürmez bir gerçekti. Daha sonra peygamber efendimizin de girişimleriyle ezan bugünkü halini almış oldu ve Müslümanlar bu vakitlerde namaz kılmaya çağırılmış oldu.