Ehl-i Beyt, bir evde yaşayan aile bireylerini ifade eder. Peygamberimizin tüm aile fertlerini ifade eder. Bu anlamda Ehl-i Beyt; Allah’ın ve ailesinin elçisi Hz. Ali, Cafer, Akil, Abbas ve aileleri. Tüm inananların peygamberi kurtuluşla şefaat yükümlülüğü olduğu gibi, tüm Müslümanların Ehli Beyte saygı ve sevgiyle kendini adama sorumluluğu vardır. Aslında salli-bârik’i her okuduğumuzda bu görevi yerine getiriyoruz. Hz. Ayşe’nin bu hadisi anlatması, “yoldaşlar Hz. Ali’nin faziletlerini örtmektedir” diyenlerin yalanlarını ortaya koymaktadır. Hz. Âîşe (r.a.), ictihad farklılığından dolayı Ali (r.a.) ile savaşmasına rağmen, kendisinin ve ailesinin faziletlerini ilan eden hadisi rivayet etmekten çekinmedi. Diğer ehli Beyt fertlerinde de durum böyledir.
Ehl-i Beyt insanlarla aynı kökene sahiptir, yani Ehl “insan” Beyt “ev” demektir. İslam peygamberi Muhammed’in ailesi tarafından kullanılan bir terimdir. Kuran’da ayrıca Ehl-i Beyt’ten gelen, yani İslam toplumunda özel bir statüye ve ayrıcalıklara sahip oldukları anlamına gelen Ehl-i Beyt teriminden de söz edilir ve Şii Müslümanlar, kendilerine özel gelir elde etmiştir.
Ehli Beyt Anlayışı Nedir?
Sünniler genellikle Ehl-i Beyt’i Peygamberimizin karısı, çocukları ve torunlarını içeren saygın bir topluluk olarak görürler. Öte yandan, Şiiler arasında Ehl-i Beyt üst sınıf olarak kabul edilir, Hilafet düzeninde yönetme hakkına sahiptir ve dünya görüşü ve sonraki statüsü hakkındaki eleştirilere karşı çıkar. Sünnilik ile Şii arasındaki anlayış farkı da bu kavramın kapsamı ile ilgilidir. Bu kavram, İslam peygamberleri Muhammed, Ali, Fatma, Zehra, Hasan ve Hüseyin ve onların soyundan gelenler ve 12 imamlar da bunun kapsamındadır.
12 İmam Kimlerdir?
Peygamber Efendimiz (as) torunları olan Hz. Hasan (r.a) ve Hz. Hüseyin’in (r.a) soyundan gelenlere 12 imam denilir ve bunlar aşağıda bulunan isimlerdir.
- Ali bin Ebu Talip
- Hasan bin Ali
- Hüseyin bin Ali
- Zeynel Abidin
- Muhammed el-Bakır
- Cafer-i Sadık
- Musa-i Kazım
- Ali Rıza)
- Muhammed Taki
- Ali Naki
- Hasan-ul Askeri
- Muhammed Mehdi
Ehli Beyti Sevmek Ne Demektir?
Herkes akrabasını severse, Peygamberimizin hakkını ödeyeceklerdir. Peygamberimizin kendine özel yeri vardır. Ama buradaki sorun birçok kaynakta anlatılmış ve ümmet bunu bu şekilde anladı ve Peygamberleriyle konuştu. Halk, sadakat ve sevgisini ifade etti. İmam Şafii, “Allah’ın Peygamberini ve Ehli Beyt’i sevme yükümlülüğüm vardır. O, bizi cennete gönderir. İbn Abbas ve diğer sahabeler, “Dua etmezsem ve Peygamber’e ve Ehli beyti sevmezsem düşünüyorum, duam eksik kalır.” Ehli Beytin Hz. Muhammed, Hz. Ali, Hazreti Fatıma, Hazreti Hasan ve Hz. Hüseyin olduğunu söyleyerek pek çok hadis rivayet etmiştir:” Allah’ım, beytim bunlardır “demiştir.
Ümmi Seleme’nin evinde, Medine’nin şiddetli ateşi altında beş kişi bir ağaç altında toplandı, bu Allah’ın rızası ve rahmeti olabilir. Bu vaka Ayşe’nin evinde sık sık meydana geldi. Dedi ki: “Ben de abanın altına girmek istiyorum, peygamberimiz buna izin vermiyor. “Kendi seviyenizde, kendi pozisyonunuzda duruyorsunuz. Bu başka bir olay. Ayetleri altı ay boyunca kapının önünde yüksek sesle oku ki bunların Ehli Beyt olduğunu herkes görebilsin. Peygamberimiz karısını kısıtladı, karısının orada olmasına bile izin vermedi. Altı ay boyunca her zikredişinde kapıyı göstererek bu ayeti okudu. Bu insanlar, Allah’ın onları saf kıldığı kimselerdir. İmam Suyuti alimlerimizden biridir ve Ehl-i Sünnet alimlerine çok minnettardır. Allah Resul’ünden şöyle dedi: “Biz bir aileyiz ve Allah bizi her türlü çirkinlik ve günahtan kurtardı. Bir gün Bedeviler gelip Peygamberimize sordu, “Lütfen bana İslam’ı ver ” dediler.