Ebü’l Vefâ El-Bağdâdî Kimdir? Eserleri ve Hayatı

417 (1026) yılında Irak’ta dünyaya geldi. Alimin hakkında detaylı bilgiye ulaşılamamıştır. Teẕkiretü’l-müttaḳīn ve tebṣıratü’l-muḳtedîn eserinde alim hakkında bilgilere ulaşılmaktadır. Bu eserde biyografisi ile menkıbeler karışık olarak yer almaktadır. Eserden edinilen bilgilere göre asıl ismi Muhammed b. Muhammed Arîz’dır. Bağdat’ta eğitiminin büyük kısmını almıştır. Sonra Buhara’ya gitmiştir. Burada farklı dini dersler almış ve Bağdat’a dönmüştür. Ebû Muhammed eş-Şünbükî’ye uzun süre hizmette bulunmuştur. Bu dönemde şeyhine olan vefası nedeni ile “Ebü’l-Vefâ” olarak anılmıştır. İmam Zeynelâbidin soyundan bir seyyid olduğu rivayet edilir. Ebû Muhammed eş-Şünbükî’nin ölmesi üzerine yerine geçti. Bu durum karşısında dönemin halifesinin Ebü’l Vefâ el-Bağdâdî seyyid olduğu için hilafet isteyebileceği endişesi duyduğu söylenmektedir. Rivayetlere göre halife şeyhi sapkınlık ile suçlamış ve alimlerden oluşan bir grup karşısında sınava almıştır. Ancak şeyh her soruyu başarı ile cevaplamıştır.

Ebü’l Vefâ el-Bağdâdî’nin Müridleri

Menâkıbnâmede Ebü’l-Vefâ’nın Ehl-i sünnette uymayan hal ve hareketleri nakledilmektedir. Halifenin şeyhe mektup ve şarap kadehi yolladığı söylenir. Kadın-erkek beraber ayinler yapıldığı ve bu ayinlerde kadehle şarap sunulduğu hikayede yer etmektedir. Ahmed Yesevî için de bu tarz rivayetler vardır. Ebü’l Vefâ el-Bağdâdî’nin müridleri farklı uluslardandı. Bu alimime dayanan Vefâiyye tarikatına mensup Baba İlyas’ın da benzer ayinler yaptığı bilinmektedir. Bu bilgi torunu Elvan Çelebi tarafından verilmiştir. Ebü’l-Vefâ’nın Kürt asıllı olup olmadığı net bir bilgi değildir. Türkmen olabileceği hakkında bilgiler mevcuttur. Kendisinden sonra gelenlerin Türkmen olması bu bilgiyi doğrular niteliktedir.

Ebü’l Vefâ el-Bağdâdî’nin Hayatı

Şa‘rânî’niye göre Ebü’l-Vefâ döneminde oldukça meşhur bir alim olarak bilinirmiş. Ebü’l Vefâ el-Bağdâdî’nin hayatı çoğunlukla Bağdat’ta geçmiş. Bağdâdî olarak tanınması buna bağlanmaktadır. 501’de (1107) Bağdat’ta ölmüştür. Ḫulâṣatü’t-tevḥîd fî ḳavâʿidi’t-taṣavvuf isimli eseri ise tasavvuf üzerine yazılmıştır. Vefâiyye tarikatı Türkmenler etkisi ile oldukça geniş coğrafyalara yayılmıştır. Irak ve Suriye başta olmak üzere Anadolu’da da Türkmen sayısının fazla olması ile etkili bir tarikat olmuştur. 13. Yüzyılda yaşamış olan büyük şeyh Dede Garkın’ın Türkmen olması nedeni ile Yesevi olabileceği gibi Vefâî olabileceği de düşünülmektedir. 14. Yüzyılda Osmanlılar ile dostluklar kuran Geyikli Baba gibi şeyhlerin de bu tarikata mensup oldukları Osmanlı kaynaklarında yer edinmiştir. Osman Gazi’nin kayınbabası Şeyh Edebâli’nin de Vefâiyye tarikatından olduğu bilinmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir