Üstâdü’s-sûffiye unvanı ile ün kazan İslami âlim ve bilginlerinden olarak faaliyet gösteren Amr Bin Osman Mekki, ilk devir sofilerindendir. Asıl memleketi yemen olan âlim; Mekke’de çok kalmasından dolayı Mekki sıfatı ile bilindiği kayıtlara geçmiştir. Cüneyd-i Bağsadai sohbetine katılma fırsatı yakalayan âlimin Ebu Abdullah Said en –Nibaci’den büyük destek aldığı bilinmektedir. Tasavvuf halini sahv havasında değerlendirmeye devam eden âlimin semaya büyük önem verdiği bilinmektedir. Allah’ın her ne kadar büyük ve ulvi niteliklerle donatıp tasavvur ve tahlil etse de onun bütün benzetmelerden istisna olduğunu ve eşsiz bir Yaratıcı olduğunu her fırsatta vurgulamıştır. Bu sayede Âlim Allah’ın tüm tasavvur ve analiz sürecinden uzak olarak nitelik kazandığını her fırsatta dile getirmiştir. Mekki insan sevgisi kâmil olma sıfatı ve her türlü güzel ahlakın İslam vasıtası ile vukuu bulduğunu dile getirmiştir. Mekki; profesyonel olarak eğitim hayatı oyunca da dinin temel taşlarını hayatına ve çevresine uygulamaya da duyarlılıkla devam etmiştir.
Amr Bin Osman Mekki İslami Değerleri ve Eserlerindeki Ortak Muhteva
Amr Bin Osman Mekki ; Harevi, döneminde ün yapmış muazzam kalem gücüne sahip süflilerle mektuplaşmaları ile tanınırdı. Mekki’nin mektuplarının ele geçirilmesi ve okunması onun bir süre kullandığı bazı sözlerden ötürü kovulmasına yol açan kelemlerden ötürü Mekke’den uzaklaştırıldığı bilinmektedir. Risale ve eserlerinde dünyadan her fırsatta uzaklaştığını vurgulayan âlim, Dünya hayatının boş ve hiç olduğunu mahşerin dehşet verici görüntüsü ve muazzam nitelikteki güzelliği ile süsleniş olduğunu vurgulamıştır. Onun söz eylem ve hareketleri çeşitli fikir akımlarını rahatsız etse de İslam felsefesi ve güzel ahlak bilini, doğruluk, cesaret, adalet üzerine temellendirmiştir.
İnsan sevgisi kavramlarının yanı sıra çeşitli din ideolojileri ile halife, devlet adamları ve sahabeleri kuşatmasını da bilmiştir. Kitabü-l Muhabbe eserinin de bulunduğu Mekki, eserdeki sırrın; ruh, beden, kalp ve vücudun yedişer bin senelik aralıklarla yaratıldığına dikkat çekmekte, sevgi ve güzelliğin eserin odak noktasına alındığının üzerine basmıştır. Ruhların ise ancak aşkla beraber miraca yükseltileceğini ilahi bir kudretle semadan yere indirileceğine değinmiştir. Tasavvuf ilminde oldukça etkileyici ve başarılı bir şekilde seyir gösteren Amr Bin Osman Mekki, hem çağdaşlarına hem de kendine sonra gelen süflilerle oldukça başarılı ve adından sıkça söz ettirecek şekilde örnek olmayı bilmiştir.