İnsanlara sunduğu geniş İslami fıkıh bilgisi, nasihat ve menkıbeleri ile ün kazanmış olan Hace Muzaffer bin Ahmed, evliyanın büyüklerinden olarak bilinmektedir. Asıl ismi Muzaffer Bin Ahmed bin Hamdan olarak bilinmektedir. Soyu Ebu Ahmed’e dayanan âlimin tasavvufi ilim becerisi ve İslami çerçevesinde edep ve erkân bilmek isteyenlere sunduğu geniş İslami fıkıh bilgisi ile âlim, görenleri hayrete düşürecek türden ilim çalışmaları yürütmeye devam etti. İfadesi tatlı, naif ve sıkılmayacağınız türden şefkatli bir söyleyişi barındırıyordu. Her fırsatta keramet sahibi bir âlim olarak yoluna devam eden âlim ilim düşüncesini sil baştan yeniledi. Ebu Sa’ id -u Ebü’l -Hayr gibi büyük ve alanında ün kazanmış âlimlerle görüşme fırsatı yakalayan âlim kısa sürede onlardan İslami ilimler ve fıkıh bilimleri öğrenip hayatına uygulamaya devam etti. Hicri 5. Asrın ortalarında hayata veda eden âlimin ölümü tüm sahabe, devlet adamı ve halife erkânını derinden üzdü ve adeta ülkede genel bir yas havasına büründü. Her zaman nefsin istemediği şeylere yönelerek gerçek bir kul olunacağı noktasında temiz ve imanlı bir İslam hayatı sürmeyi tavsiye etti. Ayrıca alim, sıkıntı ve çile çekmeden hiç bir güzelliğe varılamayacağını da sık sık dile getirdi.
Hace Muzaffer bin Ahmed İslami Fıkıh / Bilgin Çalışmaları ve Din Felsefesi
Allah’ın ihsan ve lütufları ona karşı bir hayli büyüktü. Bunun için âlimin özelliklerini sayarken ki korunan ve ayrıcalıklı olan konuşmaları yanlış anlaşılmamalı, haset ya da fitne salmak olarak nitelendirilmemelidir. Bu hususta her fırsatta Hace Muzaffar Bin Ahmed, İslami fıkıh ilimlerini İslamın meşalesini tüm İslam coğrafyasına yaymak istemiş zamanla bu durum ülke sınırlarını aşan bir hal almıştır. Talebelerime verdiği dersler şefkatli ve kâmil bir alim olarak onu çok daha ileriye taşımıştır. Çünkü alim hayatı boyunca doğruluk timsali olarak çalışmış, her koşulda bu özeliğini bütün talebe ve sahabe halis kullara yatma düşüncesi ile halis kılınmıştır. Bu sayede âlim toplumla daha kolay ve hızlı bir şekilde iletişime geçebilecek, İslam nurunu daha kolayca tamamlamış olacaktır. Hıfzı yeteneğinin yanı sıra Kuran-i Kerimi ezbere bilen âlim bu sayede İslam felsefesini anlayarak yorumlama imkânı bulmuştur.
Sohbetlerindeki akıcı dil tane tane konuşma biçimi, duyarlı, adaletli, güzel ahlak sahibi olma fikri her aşamada onun daha çok cihat anlayışının yerine ulaştığının da bir sonucudur. Âlim esrarengiz olayların, Allah kelamı ve Peygamber sünnetinin başlı başına hayatına uygulayan ve gözle görülür derecede topluma hissettiren en büyük fıkıh âlimlerinden olarak bilinmektedir. İslami ilim yapısı, çeşitliliği ve faydalı tefsir ilim kapasitesi bir hayli gelişmiş olan âlim kısa sürede daha geniş coğrafyalara yayılma imkânı bulabilmiştir. Bu sayede İslamin doğmadığı hiç bir güneş kalmamış rivayet edilen ve fıkıh ilimleri rivayet olunan çağın en kutsal ve şanlı âlimleri topluma daha yakından eğilme fırsatı yakalayabilmiştir. Hace Muzaffar Bin Ahmed İslami tefsir ilimlerini engin tecrübesi ve ulvi âlim derecesi ile yakından hatmetme ilim kudretine sahip eşsiz nitelikteki İslam âlimlerinden olmayı basarmıştır.