Hz. İsa’nın Doğumu
Hz. İsa’nın doğumu özellikle de Hıristiyan aleminde en çok merak edilen ve araştırılan konular arsında yer almaktadır. Bu noktada İslam aleminde de pek çok kişi Kur’an kitabımızda fa geçen Hz. İsa hakkında detayları merak etmektedir. Bu noktada pek çok kişi tarafından Hz. İsa’nın doğumu da merak konusu haline gelmektedir. Hz. Meryem’in oğlu olduğu bilinen peygamberin nasıl dünyaya geldiği gibi detaylar pek çok kişi tarafından araştırılmaktadır. Biz de sizler için Hz. İsa hakkında detaylı bir araştırma yaptık ve doğumunu sizler için hazırladık. Gelin birlikte Hz. Muhammes (SAV) ardından en önemli olarak bilinen peygamber Hz. İsa (a.s) doğumu hakkında merak edilen detaylara bakalım!
İslam’a Göre Hz. İsa Nasıl Dünyaya Geldi?
Sırlarla dolu bir şekilde dünyaya gelen Hz. İsa hakkında merak edilen sorulardan birisi de Hz. İsa nasıl dünyaya geldi sorusu olmaktadır. İslam’a göre Hz. İsa, bakire bir kadın olan Hz. Meryem tarafından babasız bir şekilde dünyaya geldiği bilinmektedir. Hz. Meryem’in ailesinden ve insanlardan ayrılarak yalnız başına yaşadığı günlerin birisinde Cebrail (a.s) ona insan şeklinde görünmüştür. Bu durum kutsal kitabımız olan Kur’an’da da geçmektedir. Bu konu hakkında şu ayetler yer almaktadır;
“Hani o ailesinden kopup doğu taraflarına bir yere çekilmişti. Sonra onlardan yana (kendini gizleyen) bir perde çekmişti. Böylece ona ruhumuz (Cibril’i) göndermiştik, o da düzgün bir beşer kılığında görünmüştü.” (Meryem Suresi, 16-17)
“Ben yalnızca rabbinden gelen bir elçiyim; sana tertemiz bir çocuk armağan etmek için buradayım.” (Meryem Suresi 19)
“Meryem doğrusu Allah sana kendinden bir kelimeyi müjdelemektedir. Onun adı Meryem oğlu İsa Mesih’tir. O dünyada ve ahrette seçkin, onurlu ve saygındır ve Allah’a yakın kılınanlardandır. (Ali İmran Suresi, 45)
Böylece bakire Meryem Hazreti İsa’nın doğumu ile müjdelendi fakat böyle bir haberi üstelik Cebrail’den alan Meryem korkmuş ve Cebrail’e bir soru sormuştu; “Benim nasıl bir erkek çocuğum olabilir? Bana hiçbir beşer dokunmamışken ve ben azgın utanmaz bir kadın değilken.” Cebrail, Meryem’in bu sorusu üzerine “Allah neyi dilerse yaratır. Bir işin olmasına karar verirse yalnızca ona ‘ol’ der ve o da hemen oluverir.” dedi. (Ali İmran Suresi, 47)
Kur’an-ı Kerim kitabımızda yer alan ayetlerden de anlaşıldığı üzere Hz. İsa mucizevi bir şekilde dünyaya gelmiştir. Kutsal kitabımızda Hz. İsa’nın doğumunun Allah’ın mucizeleri ve sonsuz kudreti ile gerçekleştiği bilinmektedir. Hıristiyan dünyasında ise Hz. İsa’nın dünyaya gelişi daha farklı biçimde yorumlanmıştır.
İncil’e Göre Hz. İsa Nasıl Dünyaya Geldi?
Hıristiyan dünyasında büyük bir önemi olan Hz. İsa ve hayatı pek çok kişi tarafından araştırılmaktadır. Özellikle de Hıristiyan aleminde Hz. İsa’nın nasıl dünyaya geldiği pek çok kişinin merak konusu olmaktadır. Bu konu hakkında İncil kitabında yer alan ayetlerde de Hz. İsa’nın dünyaya gelmesi konusunda belirli ayetler yer almaktadır. Bu noktada Yuhanna, Matta ve Luka İncillerinde Hz. İsa’nın dünyaya gelmesi hakkında farklı açıklamalar yer almaktadır. Kur’an kitabımız ile en çok uyuşan yorum ise Luka incili olmaktadır. Luka incili içerisinde Hz İsa hakkında; “Meryem meleğe, “Bu nasıl olur, ben erkeğe varmadım ki?” dedi. Melek ona dedi: “Kutsal Ruh (Ruhül-Kudüs) senin üzerine gelecek, en yüce Olan’ın gücü üstüne gölge salacak. Bunun için doğacak olana kutsal, Tanrı Oğlu denecek.” (Luka 1:34-35) ayeti geçmektedir. Hz. İsa’nın dünyaya gelmesi Kur’an kitabımız ile uyuşsa bile bizim dinimize uyuşmayan kısmı İsa’nın Tanrı’nın oğlu olarak yorumlanması olmaktadır.
Hz. İsa’nın dünyaya gelişi konusunda Yuhanna ve Matta incilinde de belirli ayetler yer almaktadır. Bu ayetler ise şu şekildedir;
“Yahya ertesi gün İsa’nın kendisine doğru geldiğini görünce şöyle dedi: ‘İşte, dünyanın günahını ortadan kaldıran Tanrı Kuzusu! Kendisi için, ‘Benden sonra biri geliyor, 0 benden üstün-dür. Çünkü 0 benden önce vardı’ dediğim kişi işte budur.” (Yuhanna)
“…Meryem’in rahminde oluşan, Kutsal Ruh’tandır. Bir oğul doğuracak, adını İsa (Kurtaran Tanrı) koyacaksın. Çünkü halkını günahlarından kurtaracak olan O’dur.” (Matta, 1:20-21)
Hz. İsa’nın Dünyaya Gelişi Hakkında Uzmanların Yorumları
Hz. İsa’nın dünyaya gelişi hakkında pek çok uzman İlahiyatçılar da yorumlarını dile getirmiştir. Bu konu hakkında İslam dünyasındaki uzmanlarımızın yorumlarını sizler için bir araya getirdik. İşte İslam dünyasında uzmanlar tarafından Hz. İsa’nın dünyaya gelmesi hakkında yapılan yorumlardan bazıları;
Araştırmacı Yazar Doç. Yrd.Dilaver Gürer;
“Kronolojik açıdan baktığımız zaman Hazreti İsa’nın 2000 yıl önce doğup doğum adını söylemek çok güç. Ancak Kuran-ı Kerim ve diğer kaynaklara dayanarak Hazreti İsa’nın doğduğu iddia edilen dönemde Hazreti Zekeriya ve Hazreti Yahya’nın yaşadığı bir gerçek buradan yola çıkarak Hazreti İsa’nın yaklaşık 2000 yıl önce doğduğunu söyleyebiliriz fakat bu tarih 0 (sıfır) diye bir şey söyleyemeyiz. Üç aşağı beş yukarı doğrudur çünkü şu an bile yaşayan birçok insanın doğum tarihi kesin olarak belli değil örneğin benim doğum tarihim bile kesin olarak bilinmiyor.”
Hidayet Işık;
“Kuran-ı Kerim Hazreti İsa’nın sadece doğum şeklini anlatıyor, doğum yeri ve tarihi ile ilgili bir bilgi yok, Luka İncilinde Hazreti İsa’nın doğum yeri var o da Beytüllahim kenti ancak burada da tarih ile ilgili bir bilgiye rastlanmıyor. Farklı kaynaklardan ulaşılan bilgilere göre İsa’nın MÖ 4 – MS 6 yılları arasında doğduğunu söyleyebiliriz. Hıristiyanlar İsa’nın doğum gününü de 25 Aralık ya da 6 Ocak olarak belirlemişler oysa bu iki tarih de yanlış, Hazreti İsa’nın doğum günü kesinlikle bilinmiyor.”
Turgay Üçal;
“Hazreti İsa’nın doğumu özellikle Hıristiyanların reform anlayışına göre Tevrat’ın daha başında ‘kadından doğan insanlığa kurtuluş getiren’ diye bahsedilen doğum bize göre aynı İslam inancında olduğu gibi bakire bir kadından mucize bir doğumdur. İslam ile Hıristiyanlık arasında kağıt üzerinde Hazreti İsa’nın doğumuna ilişkin bir fark yoktur biz İsa’nın bakire bir kadından babasız dünyaya geldiğini ve onun Allah’ın ruhu olduğuna inanıyoruz, İslam da bunu söylüyor ancak biz Hıristiyanlar İsa’nın sadece peygamber değil peygamber üstü olduğuna inanıyoruz bize göre nasıl Tarkan’ın kasetini dinlerken ne dinliyorsunuz diye sorulduğunda o kasete ‘Tarkan’ cevabını veriyorsanız İsa’nın varlığı buna benziyor. Biz İsa’nın Tevrat’ta vaat edildiği gibi yüzyıllar sonra tanrının bir mucizesi ve ruhu olarak geldiğini ve gerçekleşen vahyin bir bedene yüklendiğini düşünüyoruz. İslam ile örtüşen bir başka ortak noktamız da İsa’nın doğum günü konusu. Biz İsa’nın ne 25 Aralık’ta ne de 6 Ocak’ta doğduğuna inanıyoruz bu tarihsel ve dinsel kaynaklara göne imkansız çünkü İsa kış mevsiminde doğmamıştır. Ancak Roma İmparatorluğundan kalma bir gelenek olan 25 Aralık’ta yapılan kutlamalarda biz İsa’nın doğum gününü değil bize vaat edilen bu muhteşem doğum gerçekleşti diye tanrıya ham diyoruz ve bunu kutluyoruz.”
Aytunç Altındal;
“İsa’nın yaşayıp yaşamadığı bile şüpheli, bunun hakkında bile kesin bir belge ortada yok bu nedenle İsa’nın nasıl, ne zaman ve nerede doğduğunu söylemek imkansız. İncil’de İsa’nın Nasırıye kentinde doğduğundan bahsediyor halbuki bu kent şu an yeryüzünde yok ve böyle bir kent hiçbir zaman bulunamadı. Beytüllahim kenti Hazreti İsa’nın doğum yeri olabilir ancak bunu da söylemek güç. Diğer taraftan İsa’nın doğumu yaklaşık olarak MÖ 6-7 yıllarına denk gelir diyebiliriz, İsa’nın doğum günü olduğu söylenen 25 Aralık tarihi ise tamamen yanlıştır çünkü o tarih İsa’nın doğduğu dönemdeki tahtta bulunan kralın doğum tarihidir. Benim görüşüme göre 3 tür İsa vardır bunlar ‘tarihsel İsa’, ‘İncil’de tanıtılan İsa’ ve ‘mitolojik İsa’dır’. İnsanlar bugün bu üç İsa’dan birine inanıyor.”