İbn-i Afîf Kimdir? Eserleri ve Hayatı

İbn-i Afîf, tanınmış fıkıh âlimlerinden bir tanesidir. İbn-i Afîf, yaşadığı dönem içerisinde Hanbelî Mezhebi’ne mensup olmuş bir zâttır. İbn-i Afîf’in bilinen tam adı ise şu şekilde geçer: Ali b. Muhammed b. İbrâhim Ca’fer en-Nablûsî. Ancak o, bu tam adının aksine “İbn-i Afîf” adı ile tanınmış olan bir kişidir.

İbn-i Afîf, tam olarak 752 yılında dünyaya gelmiştir. Yani bu tarih, tam olarak 1351 yılına denk düşer. Ayrıca onun vefat etmesiyle ilgili bilinen bilgiye göre ise 813 senesinde hayata gözlerini yumduğunu söyleyebiliriz. Bu tarih ise tam olarak 1410 senesine denk düşer. İbn-i Afîf’in ilim öğrenmiş olduğu isimlerden biri de Meydûmî olarak bilinir. Ayrıca 775 yılında (-bu tarih tam olarak 1373’e denk düşer-) İbn-i Talâiyye isimli zâttan bir miktar kadar hadis işitmiştir.

İbn-i Afîf’in İlim Hayatı

İbn-i Afîf’in ilim hayatı ile ilgili öncelikle 775 senesi itibariyle İbn-i Talâiyye’den hadisler dinlediğini yineleyerek söze başlayabiliriz. Ayrıca Dârimî’ye ait Müsned’i okumuştur. Yine buna ek olarak içerisinde bazı müselsel hadislerin olduğu bir tane cüz’ü, tam olarak ayn harfine gelene kadar İsmâil el-Fevî’den okumuştur. Sonrasında İbn-i Sem’ûn’a ait olan Emâlî eserini, Emîle’den ve başka isimlerden farklı eserleri de yine okumuştur. Ayrıca Ebû Bekr Kalkaşandî’nin kendisinden de bazı hadîsleri dinlemiştir. İbn-i Afîf’in kendisine ait olan hem şiirleri hem de eserleri vardır. Ona ait olan eserler arasında şunlar yer alır: Keşf-ül-kunâ fî vasf-il-vedâ, Raşf-ül-müdâm fî vasf-il-hammâm.

İbn-i Afîf’in Şiirleri

İbn-i Afîf’in şiirleri, kendine has sağlam bir üslupla yazılmış şiirlerdir. İbn-i Afîf, ilmî kişiliği, bilgisi ve ilmî eserleri ile bilinen bir zât olmasının yanı sıra aynı zamanda şâirliği ile de bilinen bir isimdir. Bu noktada kaleme aldığı pek çok şiir vardır. Bu şiirler arasından bilinen bir beyitinin tercümesini yapacak olursak ortaya şu mânâ çıkıyor:

  • …Ayrılık ile tehdit ettikleri vakit, kalbim, bir zifirî karanlık içerisinde feryâd etmeye inlemeye başladı. Göz bebeğim ise gözyaşlarım ile ıslanıyor. Tıpkı eriyip de su olup akan bu ciğerim gibi…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir