İbn-i Bârizî (Muhammed bin Muhammed), Ramazan ayı içerisinde 645 senesinde Hama üzerinde dünyaya gelmiş bir zâttır. Doğum günü ile ilgili olarak kaynaklar içerisinde 25, 5 ve 6 gibi farklı farklı bazı tarihlerden söz edilmiştir. İbn-i Bârizî, bir fıkıh âlimidir.
Babası ise bir Hama kadısı idi. Kadı görevindeki babası Necmeddin İbnü’l-Bârizî gibi kendisi de Bağdat üzerinde bir mahallenin ismine dayandırılarak “İbnü’l-Bârizî” nisbesini almıştır. Bu nedenle daha çok İbn-i Bârizî şeklinde anılmaktaydı. Bahsi geçen mahallenin adı ise Bâbü Ebrez şeklindeydi.
İbn-i Bârizî’nin İlim Hayatı
İbn-i Bârizî’nin ilim hayatı ile ilgili olarak öncelijle Eyyûb et-Tâzefî’nin şahsından kırâat dersleri okuduğunu söyleyebiliriz. Babasından ise nahiv, usûl ve fıkıh dersleri almış bir zâttır. Yine babası ve beraberinde dedesinden, ayrıca Cemâleddin bin Mâlik ile İzzeddin el-Fârûsî’den hadisler dinlemiştir. Bunun yanı sıra İbn Mâlik’ten nahiv tahsil etmiştir.
İbn-i Bârizî’den hadis ilmi konusunda faydalanmış olan âlim kimseler arasında ise Zehebî, Ebû Şâme ve Birzâlî sayılabilir. Ayrıca Zehebî, ondan Hama ile Dımaşk üzerinde hadis dersleri aldığını da dile getirmiştir.
İbn-i Bârizî’nin Hayatı ve Kişiliği
İbn-i Bârizî’nin hayatı ve kişiliği ile ilgili öncelikle onun fıkıh ilmi üzerine çok üst bir mertebe kazanmış olduğunu dile getirebiliriz. Ayrıca çok güçlü bir zekâsı, gayretli şekilde çalışması, disiplini, tevazuu ve ahlâk sahibi olması ile tanınmış bir kişiliktir. Hama üzerinde kırk sene boyunca herhangi bir gelir sahibi olmadan kadılık görevinde bulunmuştur. Ayrıca birkaç kez de Mısır kadılığı görevine tayin edilmiş ancak bu vazifeyi reddetmiş ve defalarca kez hacca gitmiştir. Hayatının sonlarında ise gözleri kör olmuş ve bu süreçte torunu olan İbrâhim’e bırakıp kadılık vazifesinden ayılmıştır. Ancak ayrılsa bile bu makamla olan alakası da sürmeye devam etmiştir.
İbn-i Bârizî’nin hayatı ve kişiliği ile ilgili onun Allah’ın sıfatları üzerine tartışmaya girmekten kaçındığını da söylemek gerekiyor. Selef ulemâsi ile Eş’arî kelamcılarının taraflarını seçmeyip her iki ekol üzerine de olumlu görüşler ve tavırlar sergilemiştir. Ömrü boyunca hep kitaplar biriktirmiştir ve çok zengin bir kütüphanesi olmuştur. İbn-i Bârizî tam olarak 738 yılının 20 Zilkade tarihinde Hama üzerinde vefât etmiştir.
İbn-i Bârizî’nin Eserleri
İbn-i Bârizî’nin eserleri ile ilgili İbn Kadî Şühbe, kırktan çok eseri olduğunu dile getirmiştir. Buna karşın Dâvûdî ise onun eserlerinin doksan küsür sayıda olduğunu zikretmiştir. İbn-i Bârizî’nin tam olarak hangi sayıda olduğu bilinmeyen eserlerinden bazıları ise şu şekilde sıralanabilir:
- Nâsihu’l-Kur’âni’l-Azîz,
- El-Ferîdetü’l-Bâriziyye fî Kasîdi’ş-Şâtıbiyye: Bu eser, Şâtıbî’ye ait olan “Hırzü’l-emânî” isimli kasidenin bir şerhi şeklindedir.
- Kitâbü’l-Bustân ulûmi’l-Kur’ân: Bu eser, Kur’ân’ın bir tefsiri şeklindedir. Bir nüshası ise Topkapı Sarayı Müzesi bünyesindeki kütüphanede kayıtlı tutulmaktadır.
- Tecrîdü’l-usûl fî ehâdîşi’r-Resûl
- Ravzâtü’l-cinân fî tefsîri’l-Kur’ân: Bu eserin tam III.cildinin bir tane nüshası ise Süleymaniye Kütüphanesi içerisinde bulunur. Bu nüshanın bütününün ise dört ciltten meydana geldiği anlaşılmaktadır.
- El-Mişbâh: Bu eser, Begavî’ye ait olan Meşâbîhu’s-sünne isimli eserin bir muhtasarıdır. Ayrıca Şîrâzî’ye ait olan “et—Tenbîh” isimli eserin tertibine dayanılarak düzenlenmiştir.
- El-Müctebâ ehâdîsi’l-Mustafâ: Eser, İbnü’l Esîr’in ismi geçen kitabının farklı bir tertiple düzenlenmiş muhtasarıdır. Bu eserin yazma nüshaları ise Süleymaniye Kütüphanesi ile Rabat’ta bulunmaktadır.
- Rumûzü’l-künûz: Bu eser fıkıh ilmi üzerine bir manzumedir. Bu eserin bir nüshası ise Râmpûr isimli kütüphane içerisindedir.
- Ez-Zübd: Bu eserin tam olarak 970 beyitlik olan eksik nüshası ise Gotha’da yer almaktadır.
- Tahlîlü’l-hâ’iz mine’l-ihrâm: Bu eserin bir adet nüshası, Kudüs üzerinde bulunan Hâlidiyye Kütüphanesi içerisindeki bir mecmuanın içindedir. Başka bir tane nüshası ise Süleymaniye Kütüphanesi içerisindedir.