Asıl adı Muhammed Bin Ali Bin Muhammed Bin Yakub Bin Muhammed olan Kayâtî, yaşadığı dönemin meşhur usul, hadis ve fıkıh alimlerinden birisidir. Lakabı Şemseddin, künyesi ise Ebu Abdullah’tır. Doğum tarihi 1383 olarak bilinen söz konusu zat Behensariyye’nin Kayat köyünde doğmuştur. 1446 senesinde ise Kahire’de hayata gözlerini kapamıştır. Kuran-ı Kerim’in bir kısımını memleketinde babasından öğrenmiştir. Babası da kendisi gibi mübarek bir zat olan Kayâtî (Muhammed Bin Ali) babası tarafından Kahire’ye götürülmüştür. Kahire’de bulunan amcası Muhammed Nasıri tarafından Kuran-ı Kerim öğrenmeyi tamamladı. Burada Kuran-ı Kerim dışında birçok ilmi de öğrendi. Ezberlediği kitapların büyük bir bölümünü ders aldığı âlimlerin huzurunda okumuştur. Amcasından Kuran derslerinin yanında feraiz ve fıkıh dersleri de almıştır.
Kayâtî (Muhammed Bin Ali)’nin İlmi
Kayâtî (Muhammed Bin Ali)’nin ilmi ders aldığı meşhur alimler vasıtası ile artarak devam etti. Amcası özellikle feraiz alanında çok büyük bir alim idi. Kahire’de bulunduğu dönemde nahiv ve fıkıh ilmini de öğrenmiştir. Kanber El Acemi de usul ilmini öğrendiği şahıslardan birisidir. Bisati ve Alaüddin Buhari Hazretlerinden Kahire’de bulunduğu dönemde cedel, usul, beyan, meani ve mantık dersleri almıştır. Aldığı dersler sebebiyle ilmi muhteşem bir seviyeye çıkmıştır. Yaşadığı dönemde kendi seviyesine ulaşan bir alime rastlanmamıştır. Venai ve Ebnasi ile birlikte Dimyat’a gitmişlerdir. Orada bir müddet kalıp ilim tahsil ettikten sonra tekrar Kahire’ye dönmüşlerdir. Meşhur kıraat alimlerinden Kuran- Kerim kıraati dersleri almıştır. İzzettin Bin Cema ve Cemal Abdullah El Hanbeli tarafından verilen hadisi şerif derslerine iştirak etmiştir.
Kayâtî (Muhammed Bin Ali)’nin Aldığı Dersler
Kayâtî (Muhammed Bin Ali)’nin aldığı dersler ünlü alimlerden ders alarak çok yüksek bir mertebeye ulaşmıştır. İbni Hişam tarafından yazılmış Siret isimli eseri okumuştur. Çeşitli ilim adamlarından hadis-i şerif dersleri almış ve Sahih-i Buhari’yi dinlemiştir. İlgi duyduğu tüm ilim dallarında yüksek seviyede bir alim oluncaya kadar büyük gayret sarf etmiştir. Salih Camiinde kurulan medresede din dersleri vermiştir. Burada ders verdiği esnada Berkukiyye’de hadis-i şerif müderrisliği yapmıştır. Aynı dönemde Eşrefiyye’de şafii mezhebinin fıkıh derslerini okumuştur. Belli bir süre müderrislik yaptıktan sonra Emir Çakmak tarafından Kahire’nin şafii kadılığı görevine getirilmiştir. Buradaki görevini tamamlamayı müteakip vakıflar idaresine getirilmiştir. Bu görevi de layığı ile ifa etmiştir.
Kayâtî (Muhammed Bin Ali)’nin Ahlakı
Kayâtî (Muhammed Bin Ali)’nin ahlakı halka örnek seviyede idi. Vakıf görevinde bulunduğu esnada vakıf geliri ve mallarının ihtiyaç duyulan yerlere sarf edildiği konusunda halkın en ufak bir tereddütü yoktu. Bu vazifesini müteakip Şeyhuniyye ve Selahiyye’de fıkıh üzerine dersler vermiştir. Buradan da Baybarsiyye’de müderrislik makamına görevlendirilmiştir. Kendisi çok araştırmacı sürekli öğrenme psikolojisinde olan bir zattı. Çok zeki, keskin zekalı, halkı tereddüt yaşadığı müşkil meseleler karşısında çözüm odaklı hareket eden ve adil kararlar verebilen mübarek bir şahıs idi. Kayati son derece yüksek seviyede bir tevazuya sahip, dindar, yumuşak huylu ve güzel ahlaklı birisi idi. Kahire’de vefat ettiğinde cenaze namazına sultanın yanında âlimler ve devletin ileri gelen büyükleri de katılmıştır. Said üs süeda türbesinde defnedilmiştir.