Muhammed Asgar Cezeri(Ebül-Hayr Muhammed Bin Muhammed) hazretleri, Şafii mezhebinde; kırat, fıkıh alimi olarak biliniyor. Muhammed Asgar’ın ismi de; Muhammed Asgar bin Muhammed bin Muhammed bin Yusuf el-Cezeri olarak biliniyor. Künyesi de Muhammed Asgar Cezeri’nin, Ebü’l-Hayr’dır… Oldukça tanınan bir kıraat alimi olan İbn-i Cezeri’nin de aynı zamanda iki oğlu olarak, Muhammed Asgar Cezeri biliniyor.
Muhammed Asgar Cezeri’nin Hayatı
Muhammed Asgar Cezeri’nin hayatı, Allah’a yakın olmayla geçmiştir. İbn-i Cezeri’nin ilk oğlunun adı da, Muhammed olduğundan dolayı ikinci oğluna bundan dolayı “Muhammed Asgar” adını vermiştir. Muhammed Asgar, 789 yılında Cemazil evvel ayında doğmuştur. 810 senesinde de, veba salgını yüzünden hayatını kaybetmiştir.
Muhammed Asgar Cezeri’nin doğduğu yıl, büyük kardeşi de (Ebül-Feth Muhammed Ekber), kıraat eğitimini okuyarak tamamlamıştır. Şeyh Muhammed Cezeri yani Muhammed Asgar Cezeri’nin babası, “Tabakat-ül-kurra” adlı eserinde aslında oğlunu çok güzel anlatmıştır.
Muhammed Asgar Cezeri ayrıca, Osmanlı Devleti’nin Sultanı olan Fatih Sultan Mehmet Han tarafından da “nişancı” unvanıyla tayin edilmiştir. Osmanlıda ’ki kanunnameye göreyse nişancıların, geniş yetkileri bulunuyordu. Merkezi idare vezirliği, kadı askerlik ve baş defterdarlık sonrasında nişancılık geliyordu.
Nişancılar, devletin haberleşmelerine bakarak tuğra çekerlerdi. Padişahın ismine yazılan berat, ferman, mektup, mensurname, ahidname ve hüküm vb. pek çok devlete ait resmi evrakların baş kısmına nişan koyardı. Nişan aslında, padişahın imzası anlamına geliyordu.
Muhammed Asgar cezeri çok büyük alim ve güzel bir yazıya sahip olduğu için ayrıca yazışma usulünü de iyi bildiğinden dolayı tabi ki Ahlak güzelliği, ilminin çok olması da nişancılık unvanına sahip olmasını sağladı. Çok donanımlı bir kişi olduğu için Fatih Sultan Mehmet tarafından özellikle, devletin önemli işlerini yürüten nişancılık görevine getirilmiştir.
Muhammed Asgar Cezeri’nin İlim Hayatı
Muhammed Asgar Cezeri’nin ilim hayatı, o dönemin alimlerinin ders vermesiyle başlamıştır. Çok sayıda kıraat kitaplarını örneğin; Şatıbiyye’yi dinleyerek kendisini ilim yolunda iyice geliştirmiştir. Kur’an-ı Kerim’i de aynı zamanda tamamıylaı çok iyi ezberlemiştir. Sonrasında Cevhere ve Mukaddeme kitaplarını da ezberlemiştir. Kıraati aşereyi’de tamamlayarak kendisinin ilim konusunda ilerlemesinde önemli adımlar atmıştır.