Muhammed Zeyyad Kimdir? Eserleri ve Hayatı

İslam âlimlerinden biri olarak karşımıza çıkan Muhammed Zeyyad, o dönemin en büyük evliyalarından biri olarak bilinmektedir. Doğum tarihi ve doğum yeri ile ilgili kaynaklarda herhangi bir bilgiye rastlanılmamıştır. Küçük yaşlardan itibaren ilim konusunda oldukça fazla ilgili olmuş ve yaşadığı dönemde de çok büyük bir âlim olmuştur. Yaşadığı dönemin önemli bir âliminin öğrencisi olarak yetişmiş ve ondan ilim konusunda çok büyük şeyler öğrenmiştir. Gerçek ismi ise kaynaklara baktığımızda yine aynı isimde geçtiğini görüyoruz. Yani yine Muhammed Zeyyad olarak kaynaklarda geçmektedir. Ailesi veya hayatı ile ilgili çok detaylı bir bilgi kaynaklarda yer almamaktadır. Araştırıp bulduğumuz bilgileri sizlerle paylaşacağız.

Muhammed Zeyyad ve Hayatı

Muhammed Zeyyad’ın hayatı konusuna baktığımızda ise detaylı bilgi olmamakla birlikte Şam’da sevgili Peygamberimizin mübarek ve değerli ayak izinin bulunduğu yerdeki kademi şerifin olduğu camiyi inşa ettirmiştir. İstanbul a gelmiş ve burada çevresi tarafından çok saygı ve itibar görmüştür. Zaten kendisi kaynaklara göre İstanbul’daki önde gelen âlimlerden yani evliyalardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Kadem dergâhı denilen yeri Halil hamid Paşa almış ve burayı Zeyyad’a vermek istemiştir. O dergâhta öğrencilere ve isteyen herkese ilim öğretmesi görevini vermiştir. O dönemlerde birçok kişiye ve isteyen herkese ilim konularını canı gönülden anlatmış ve öğretmiştir. Kaynaklara baktığımızda kendisine ait herhangi bir kitap veya eseri olduğunu görmemekteyiz. Yazılı bir eseri olsa da günümüze kadar gelmemiştir.

Muhammed Zeyyad ve Vefatı

Kendisinin ölümüne kadar Kadem dergâhında görevini sürdürdüğü kaynaklarda açık bir şekilde ifade edilmiştir. Muhammed Zeyyad’ın vefatı konusuna bakacak olursak;  ölene kadar ilim ile ilgilenmiş ve birçok kişiye de ilim dallarını öğretmiştir. M.1790 (1205) senesinde İstanbul da hayata gözlerini yummuştur. Ölüm sebebi ile ilgili herhangi bir bilgi kaynaklarda yer almamaktadır. Yaşadığı dönemin en önemli ve ileri gelen evliyalarından olduğu açık bir şekilde belirtilmekle birlikte birçok âlim de ondan ders alarak ilim öğrenmiştir. Dergâhtaki görevine ara vermeden devam ettiği için ölümünden sonra da onun o dergâha defnedildiği kaynaklarda yazmaktadır. Yaşadığı dönem boyunca çok hürmet görmüş olmakla birlikte türbesinin üstü de açık bir şekilde yapılmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir