Ünlü İslam alimi Takıyyüddîn Ciylî, Bağdat’ta yetişmiştir ve en önemli evliya büyükleri arasında yer almaktadır.
Ehl-i Sünnet alimlerinden olan ve evliyanın da aynı zamanda en büyüğü, Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerinin de aynı zamanda torununun oğlu olduğunu söyleyebiliriz. Lakabı ünlü İslam aliminin, Takıyyüddîn’dir… Abdülkerîm bin İbrâhim bin Abdülkerîm el-Ciylî el-Kâdiri’de düşünürün ismidir aynı zamanda… 767 yılında, Bağdad’a bağlı Ciyl kasabasında doğdu. Takıyyüddîn Ciylî, 832’de de vefat etmiştir. Ünlü İslam düşünürünün vefatının tarihiyle ilgili çok farklı bilgiler yer alıyor.
Takıyyüddîn Ciylî’nin İlim Hayatı
Takıyyüddîn Ciylî hazretleriyle ilgili, hal tercümesinde çok az bilgi bulunmakla birlikte, Hanbelî mezhebine mensup bir alim olarak bilinmektedir. Özellikle Takıyyüddîn Ciylî ilim hayatı; tasavvufa, fıkıha ve hadise dayanmaktadır.
Cebertî’den bahsederken “hocam” kelimesini kullanmasından dolayı onun, Zebît taraflarında kaldığı ve Şerefüddîn İsmâil bin İbrâhim el-Cebertî’yi kendine ilim konusunda örnek aldığı halifeler arasında olduğu biliniyor.
Muhyiddîn-i Arabîhazretlerine ait olan bazı eserleri de şerh ederek, onda ki tasavvuf keşiflerini de aynı zamanda kabul etmiştir. İnsân-i Kâmil adlı eserde de, özellikle iktibas ve nakil yapmıştır. Takıyyüddîn Ciylî ayrıca bazı tasavvufi konularda Muhyiddîn-i Arabî ile kıyaslandığında çok farklı keşflerde bulunmuştur. Tabi ki bu durum, onun tenkid edileceği anlamına kesinlikle gelmemesi gerekiyor. Tasavvuf ehli olan bu kişilerin birbirlerine söyledikleri sözler, Ehl-i sünnet i’tikâdıyla te’vil edilmesi gerekiyor. Tasavvuf ehli olan bu kişinin söyledikleri sözler, Ehl-i sünnet alimlerinin bildirdikleriyle karşılaştırılarak eğer uygunsa o zaman kabul edilmelidir. Eğer uygun değilse de kesinlikle kabul edilmemesi gerekiyor. Ayrıca veli bir zatta kesinlikle tenkid edilmemelidir. Onlar bazen tasavvuf sarhoşluğu etkisiyle, Ehl-i sünnet itikadıyla uymayan sözler söyleyebilirler. Aslında bu olay, İslam alimlerinin içtihadına yanılması olarak kabul edilir.
Zaten bu büyük alimler, tasavvuf sarhoşluğu geçince uyanıklık hali ile birlikte, sekr halindeyken söyledikleri sözleri tövbe ederek, pişmanlıklarını dile getirirler.
Takıyyüddîn Kişiliği Nasıldır?
Takıyyüddîn kişiliği, genellikle bağlılığa dayalıdır. İslam alimi, büyük dedelerinin gittiği yola sımsıkı bağlanmıştır. Olgun, kâmil bir kişiliği olan Ciylî; kendisi Allah dostu olmakla birlikte birde Allah’ın dostlarının da aşığıydı…